Bilim adamları şöyle bir deney yapmışlar: Hoca sınav sonuçlarını henüz ilan etmeden sınıftaki öğrencilere tek tek sınavdan kaç bekliyorsunuz diye sormuş. 20 / 30 civarı alan öğrenciler 80 / 90 beklediklerini, 80 / 90 alan öğrenciler ise 60 / 70 civarı beklediklerini söylemiş. Deney defalarca tekrarlanmış. Sürekli aynı öğrenciler aynı tavrı göstermiş. Araştırmayı yürüten iki bilim adamı, yetersiz olduğu halde kendini yeterli gören insanlar için bu teoriyi geliştirmişler: Danning - Kruger Sendromu.
Yeteneği ve bilgisi az olan kişi açığını kapatmak için kendini abartır. Bilmese de biliyor gözükmeye çalışır. Kendisi ile ilgili yanlış bir algıya sahiptir. En kötüsü bilmediğini de bilmez. Bu tür insanlara halk arasında “gavaracı, martavalcı, mangalda kül bırakmayan denir”.
Böyle biri, başarısız olduğunda gürültü ile başkasına suçu atar. Cehalet ile ego birleşince iletişim sekteye uğrar. Üstün vasıfları olduğunu düşünen bu insanlar her şeyi kendine hak bilir. Cahil cesareti de diyebileceğimiz bu hal bazen komik bazen de trajik sonuçlara yol açar. Bu durumun eğitim ile azaldığı gösterilmiştir. Eğitim sürecinden geçen insan, birçok konuda ne kadar eksik olduğunu anlamaya başlar. Alçak gönüllü olmanın anahtarı da buradadır.
Yunus Emre: İlim ilim bilmektir / İlim kendin bilmektir derken bunu söylemektedir. İnsanın kendini bilmesi büyük erdem. Kendisini anlayan kişi karşısındakini de anlar. Diğer canlılar ile temel farkımız “empati” yani kendimizi karşımızdakinin yerine koyabilme becerisidir. Bu beceri geliştikçe iletişim de artar. Doğru iletişim topluma huzuru getiren şeydir.
