Aile içindeki bireylerin geleneksel rollerine baktığımızda baba eve para getiren, evdeki maddi ihtiyaçları karşılayan, aileyi aile dışı tehlikelere karşı güvenli bir alan oluşturmakla sorumlu, çocuklara karşı anneye oranla ilgisiz soğuk kişidir. Anne ise evin ihtiyaçlarını tespit eden ve bunları babaya bildiren çocuklarla ilgili neredeyse her şeyi takip eden ve babanın getirdiği gıdalarla evde yemek yapan kısacası ‘’içişleri bakanı’’ konumundadır. Anne ve babanın bu rollerle günümüzde çocukları için ev içinde sağlıklı bir ortam oluşturması mümkün değildir. Bunun nedeni ise çalışan anne sayısının artması ve aile ortamının eski zamanlara oranla dış faktörlerden daha fazla etkilenmesidir. Annenin iş hayatına girmesiyle baba hem ev işlerinde hem de çocuğun sosyal ve duygusal gelişiminde daha fazla etkili olacaktır. Anne ile çocuğun arasındaki bağ, çocuğun çevresindeki olup bitenleri anlamlandırması ve insanlara güvenle bakabilmeyi sağlamaktadır. Buna benzer olarak babanın çocukla kurmuş olduğu bağ ve güvenli ilişki de çocuğun sosyal becerilerine, akademik ve duygusal gelişimlerine de olumlu bir şekilde etki oluşturacaktır. Bununla birlikte her ailenin istemiş olduğu kendine güvenen çocuklar yetiştirilecektir. Araştırma sonuçları çocuğun annesinin ilgi şefkat ve sevgisine ihtiyaç duyduğu kadar babanın da aynı şekilde ilgi şefkat ve sevgisine ihtiyaç duyduklarını göstermektedir. Uzun süre babasından ayrı kalan çocuklarda daha çok saldırgan davranışlar, hırçınlık, okul başarısında belirgin bir azalma ve uyum sorunları gözlenmiştir. Ayrıca babanın olumlu ve nitelikli ilgisinin, çocuklarda liderlik, uyum yeteneği, matematik başarısı ve olumlu cinsel kimlik gelişimi ile yüksek oranda ilişkili olduğu bulunmuştur (Yıldız KUZGUN,1999).
Ailede bir karar alınırken çocukların fikirleri, düşünceleri ve ne hissettikleri öğrenilmeli ancak çocukla ilgili kararlar anne baba tarafından verilmelidir.
Hem erkek hem de kız çocuklarının yaşamında baba önemli bir figür olsa da anlam olarak farklı anlam ifade eder. Erkek çocuklar için baba örnek alınan, rol model olarak belirlenen ve yerinde olmak istenilen bir konuma sahiptir. Sadece cinsiyet rolleri (erkeklerin nasıl davranacağı ) ile ilgili değil erkek çocuk babasının gözüyle dünyayı görür. Onun gibi tıraş olmaya onun gibi konuşmaya ve onun gibi davranmaya çalışır. Babasının çocuğa karşı yakınlığı, problemler karşısında çocuğuna karşı yardım edip etmemesi çocuğun babası ile ilişkilerini belirler. Babanın tavır ve davranışlarına göre çocuk babasını yol gösterici bir dost, rekabet edilecek kişi ya da bir savaşılacak bir düşman olarak görebilir.
Kız çocuklarla babanın ilişkisine bakacak olduğumuzda ise çok küçük yaşlarda babalarına aşırı düşkündür ve babalarını çok severler. Baba kız çocuklar için sadece sevgiden ibaret değildir. Babanın kız çocuğuna yaklaşımı ve kız çocuğuyla olumlu ilişkisi kız çocukların hayatta kendilerine bakışlarını ve özgüvenlerini önemli ölçüde etkileyecektir. Ayrıca babalar kız çocuklarının hayatlarına giren ilk erkektir, bu nedenle kız çocukları babalarına bakarak bir erkek tanımını yapacak ve ilerleyen dönemlerdeki erkeklere yönelik olumlu ya da olumsuz bakış açısı geliştirecektir. Bu nedenle çocuğunu destekleyen, ilgi ve saygı gösteren hayatında karşılaşmış olduğu problemleri birlikte çözmeye çalışan babaların çocukları ilerleyen zamanlarda kendi ayaklarında durabilen, kendini seven ve bir şeyler başarabilen bir kadın olmasını sağlayacaktır. Babası tarafından yeterince desteklenmeyen, ilgi gösterilmeyen ve babasıyla güvenli ilişkileri olmayan bir kız çocuğu ise ilerleyen zamanlarda kendisine ve çevresine karşı güvenli yaklaşamayan bir kadın olarak ilerleyen yaşlarda karşımıza çıkacaktır.

