Ozanın ve seyyahın eve döndüğü çağda
Onca tühbeye
Onca keşkeye inat Leyla
Ömrün gün dönümünde
Bir karara varmak, karar kılmak
İnkârı çokça mümkün bir demokraside
Milli Devlet - Güçlü İktidar sloganında
Bir ömür tüketmek
Ve bir hayal ardında yaşamak Leyla
Ne kavgamıza
Ne de sevdamıza bir şey katmadığı gibi,
Ezilen olduk
Sövülen olduk
Kovulan olduk Leyla.
Ben gidiyorum, gitmek şart oldu Leyla
Bir vakit üzülecek masam
Kül tablam,
Çay bardağım
Fakir - fukara
Garip - guraba
Öyle aman aman yas tutmasan da
Sende üzüleceksin bir vakit Leyla
Öyle sevinecekler var ki ben gidince
Zil takıp oynayacak
Hem gerdan kırıp göbek atacak
Öyle çok var ki hangisini sayayım Leyla
Başta ev sahibi
Bu ilçenin kaymakamı
Sosyal it
Bölücü bit
Yobaz haşerat
Kapitalist asalak
Liberal piç
Top onun içinde Leyla
Parantez içinde
Devlet Beyi saymadım tabii ki.
Ben gidiyorum, gitmek dert oldu Leyla
Sevdik - sevdalandık
Hesapsız - kitapsız
Uğruna çağ açıp çağ kapatacak kadar
Sevdalandık Leyla
Göçmen kuş pervasızlığında
Sınırlar gönlümde çizili
Gümrük, pasaport ne ola ki Leyla
Pergeli - gönyeli mühendisler mi
Ya da şu çok bilmiş politikacılar mı
Kim çizmiş bu sınırları haritalara
Söyle kim çizmiş Leyla.
Ben gidiyorum, kalmak lüzumsuz oldu Leyla
Ülkü buzul çağına
Sevda fetret devrine
Dava cüzdanlara sıkıştı Leyla
Hoyrat bakışların gölgesinde
Fikrimiz zikrimizdi
Hür dağlarda muştu
Bulvarlarda düşman kesildi, Leyla!
Bir çift sözdü yalın kat düşen
Zafer kokusu vardı mevsiminde
Lakin apoletli - üniformalı darbeseviciler
Amerikan menşeili silahlarıyla
Cümle kapılarına barikat oldu
Metropol kavşaklarda
Ve kurşun ağırlığında bir ses
Kekremsi bir hakikat oldu Leyla.
Ben gidiyorum, kalmak anlamsız oldu Leyla
Söyleyemediklerim boğazımda yumruk,
Yüzümde ergenlik sivilcesi,
Sırtımda yük
Şaşılası şey ben hep aynıyım Leyla
Biraz hayalperest
Alabildiğine bencil
Çokçası öfkeli Leyla
Coğrafyanın kentsel dönüşüme
Zamanın ruhunun
Medyum masasına kurban edildiği çağda
Ben nasılsa aynı kaldım Leyla
Tanrı Dağı ile Hira dağının ekvatorunda
Bozkurt Dönencesinde
Türk - İslam ikliminde
Turan hayalleri kurmak,
Yerli ve millide düşünce egzersizleri yapmak
Hele bu çağda
Hele bu çağda modası geçmişti Leyla.
Cümle inat ederken ayrılmamaya
Sefil öğelerinden
Zarf başka mazruf başka
Yine de
İman tesellimizdi kılcal damarlarımızda
Heyhat vakit bulamadık Leyla!
Çöl serinliğinde
Dorukların kardelen yalnızlığında
Uçsuz bucaksız bozkırlarda Leyla
Bir yılkı atının özgürlüğünde
Gülbaharlar getiren bir sevdayı
Gönlümüzce yaşayamadığımız gibi,
Vurgun yedik
Sürgün yedik
Ve en acısı Leyla
Allı-pullu ihaneti gördük.
Ben gidiyorum, bir nedenim yok Leyla!
Yüzyıla ad koymak iş mi
Biz çağa damga vurmaya gelmiştik Leyla
Nice gemiler yaktık
Dönüşsüz seferler için
Bir kasaba meydanında nice gözü yaşlı
Sevgililer bıraktık
Değermiydi uğruna bilmem Leyla!
Ne Amerika Ne Rusya Ne Çin
Öptüğümüz el,
Tuttuğumuz dal,
Sevdiğimiz yel vurdu bizi Leyla!
Devlet dedik
Millet dedik
Vuslat dedik
Bize hep gurbet düştü Leyla!
Soysuzun
Bölücünün
Hainin baş tacı edildiği bu çağda
Alçak ben oldum
Kaçak ben oldum
Uşak ben oldum Leyla!
Ben gidiyorum, hoşça kal Leyla!
Ne firari bakışımın
Ne harami duruşumun
Ne celali ahvalimin izini sürme Leyla!
Ve kimseleri varlığımdan
Darlığımdan
Ayrılığımdan haberdar kılma!
Geldiğim gibi gideyim Leyla!
Haber bültenlerine manşet,
Dedikodu sofralarına aperatif
Açık oturumlara mevzu olmadan
Sessiz sedasız Leyla
Söz çok amma
Ben gidiyorum, hoşta kal
Hoşçalara gark ol Leyla!...
C. Metin (26 Aralık 2023)